4 Temmuz 2013 Perşembe

İSHAL BELİRTİLERİ VE TEDAVİSİ NELERDİR ?




İshal özellikle yaz aylarının kabusudur. Ülkemizde temiz içme ve kullanma suyunun olmaması, hijyen kurallarına dikkat edilmemesi, hijyenik koşulların yetersizliği vb.sebeplerden oluşan enfeksiyonlar  ishallerin oluşmasını kolaylaştıran sebeplerdir. İshal daha çok 0-5 yaş grubu çocuklar arasında sıkça görülebilen bir rahatsızlıktır. Daha çok vücutta yarattığı su ve elektrolit kaybı nedeni ile zamanında sıvı takviyesine başlanmadığı takdirde bebek ve çocuklarda telafisi güç kayıplara yol açabilir. Ancak her zaman fazla sayıda sulu dışkılama, kıvam bozuk değilse ishal sayılmaz. Özellikle emzirmeyle beslenen küçük süt çocuklarında beslenme şekline göre dışkılama sayısı değişir. Anne sütü ile beslenen normal bebeklerde günlük dışkı sayısı 7'ye çıkabilir. Yenidoğan döneminde günde 5-6 kez dışkılama normal sayılırken, bundan sonraki dönemde ilk yaşın sonuna kadar, dışkı sayısı genelde 2-3 tür.



Hijyen ve kirli içme sularının dışında ishale sebep olan bir diğer neden ise dengesiz beslenmedir. Fazla sulandırılmış nişasta ve şeker ilave edilmiş sütten oluşan gıdalar  bebeğin ilk yılında bir taraftan beslenme yetersizliğine yol açarken diğer taraftan da ishale neden olabilir. İshal oluşumunda çeşitli bakteriler, viruslar, parazitler ve diğer pek çok neden rol oynayabilir.

İshalin vücutta yarattığı en büyük tahribat aşırı su ve tuz kaybıdır. Ateş, karın ağrısı, karında şişlik, halsizlik ve kusma hissi ise ishalin en belirgin işrateleri arasındadır. 2-7 gün içinde  bu belirtilerin geçmesi ve ishalin iyileşmesi beklenir ancak geçmiyor ise ishal vakasının şiddetine bağlı olarak doktor kontrolünde antibiyotik tedavisine başlanması gerekebilir. İshalin tedavisinde tipi her ne olur ise olsun en önemli husus vücudun kaybettiği sıvı ve minerallerin derhal tamamlanmasıdır. İshal boyunca vücut aşırı sıvı kaybettiği için bu sıvının tamamlanması şarttır. Bebeklerde aşırı sıvı kaybı ölüme dek gidebileceği için ishal tedavisinde ana ilke, vücuttan kaybedilen su ve tuz kayıplarının yerine konulmasıdır.

Özel durumlar dışında hafif ve orta şiddet gösteren ishal vakalarının tümünde sıvının oral yolla verilmesi yeterlidir. İshal tedavisinde bir diğer ana ilke ise beslenmenin erken başlatılmasıdır. İshal süresince iştahsızlık sıkça görülebileceği gibi bulantı hissi ise beslenme kayıplarına yol açabilir. Çocuklar bu durumda zorlanmamalıdır. Besinler sık ve ufak öğünler şeklinde verilmeli, bol bol sıvı takviyesi yapılmalıdır.

Bebeklerde anne sütüne aynen devam edilmelidir. Anne sütü ile beslenme, ishalin gelişmesini önleyen en iyi ve etkili koruma yöntemidir. Anne sütü ile beslenen bebeğin bağırsakta mikroplarla temas riski çok azdır. Ayrıca bebeğin bağışıklığını artırma ve uygun bağırsak florasının devamını sağlayan faktörler içerdiğinden önemli koruyucu etkileri vardır. Anne sütü ile beslenen bebeklerde genelde ağır ishal görülmez ve anne sütü almaya devam eden ishalli bebekte ağır dehidratasyon gelişme olasılığı azdır. Bu yüzden bebeğin doğumdan itibaren anne sütü ile beslenmesi bağışıklık sisteminin gelişmesi ve hastalıklara karşı daha dirençli hale gelmesi açısından çok önemlidir.
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder