İnsanın hayatında verdiği en önemli kararlardan birisi çocuk
sahibi olmak istemesidir. Hayatının herhangi bir döneminde çocuk sahibi olmayı
istemeyen kadın yok gibidir. Ancak bu güç karar verildiğinde anne adayının
olduğu kadar baba adayınında hazır olması gerekir. Hamile kalınmadan önce çiftlerin
hem ruhsal hem de sosyoekonomik olarak hazır olmaları ideal durum iken, anne
adayının fiziksel olarakta hazır olması gereklidir.
Bir çocuk istediğimize karar verdiğimizde, anne-baba olarak
gebelik öncesi fizyolojik olsun, psikolojik olsun bazı kontrollerden geçmemiz
gerekir. Bunun amacı risk faktörlerini
tespit etmek ve bunları düzenlemektir. Olası risklerin tespiti, tedavisi ve
periyodik kontrolü gebeliğin sağlıklı geçmesine etkili olduğu kadar sağlıklı
bebekler dünyaya getirilmesinde de önemli bir faktördür.
Aileler her zaman planlıyarak çocuk sahibi olmuyorlar.
Ülkemizde ise planlanmamış çocuk sayısı Avrupa ortalamasının oldukça
üzerindedir. Ancak her ihtimalde gözardı edilmemesi gereken husus eşlerin her
ikisinin de çalıştığı durumlarda bebeğin bakımı ve duygusal ihtiyaçlarının da
karşılanması gerektiği göz önüne alınarak
planlama yapılmasıdır.
Hamile adayının genel sağlık durumu son derece önemlidir.
Hamile adayları için mümkün olduğunca ideal yaşam koşulları istenir.Düzenli çalışma
ve dinlenme saatleri, uyku saatlerinin yeterli ve uygun koşullarda olması,
sigara ve alkol tüketiminin olmaması ve yoğun sigara dumanı olan yerlerde zaman
geçirilmemesi önemlidir.Sigara bilindiği gibi hemen tüm olumsuz etkilerini
damar sistemi üzerinden göstermektedir.
Bebeği anne ile ilişkilendiren, plasentanın tamamen bir
damar sistemi olduğu düşünüldüğünde sigaranın hamilelik üzerindeki zararları
açıkça görülmektedir. Doğurganlık çağında bir bayanın hiç sigara içmemesi ideal
olmakla birlikte en azından hamileliğin fark edilmesi ile birlikte hemen sigara
kullanımı bırakılmalıdır. Sigarayı azaltmak asla çözüm değildir.
Normal koşullarda bir bayanın düzenli olarak yılda bir kez jinekolojik
muayeneden geçmesi ve temel sağlık
taramalarının yapılması gerekmektedir. Hamile kalmaya karar veren bir bayanın
ise hamileliğin planlandığı tarihten yaklaşık
6 ay önce kapsamlı bir muayene olması ve bazı tetkiklerin yapılması
gereklidir. Anne adayının hamilelik öncesi danışma amaçlı ilk muayenesi adet
döneminin hemen bitiminde yapılır. Bu ilk görüşmede hem anne hem de baba
adayının aile geçmişleri sorgulanır, soylarında genetik geçiş gösteren herhangi
bir anomali ya da hastalığın olup olmadığı araştırılır. Bu görüşmlerde
atlanmaması gereken bir husus ise düzenli ya da düzensiz kullanılan ilaçların
hekim ile tartışılmasıdır. Kullanılan ilaçların bebeğe olan etkileri muhakkak sorgulanmalıdır.
Öte yandan alerji varlığı ve hangi maddelere karşı allerjik olunduğu da önemlidir.
Hamile adayı bir
bayana yapılacak olan laboratuar incelemeleri ise :
- Kan grubu
- Tam kan sayımı
- Tam idrar tahlili
- Açlık kan şekeri,
üre, kreatinin, AST, ALT
- TSH
- TORCH (toxoplazma,
rubella, cytomegalovirus, herpesvirus antikorları)
- Hepatit B antijen
ve antikor
- Varicella Zoster
(suçiçeği) antikordur.
Bu tetkiklerin hamilelikten 6 ay önce yapılmasındaki amaç
aşı ile korunulabilecek hastalıklara karşı anne adayının direnç durumunu
saptamak ve aşılama için zaman kazanmaktır.
Kan grubu tayini ise eşler arasında Rh ve ABO uyuşmazlığını
saptamak için yapılır. TSH testi tiroid bezinin çalışma durumu hakkında bilgi
verir ve gerektiğinde hamilelik öncesi ilaç ile fonksiyonların düzeltilmesini
sağlar. Bu temel testlerin yanı sıra anamnez ve muayenenin gerektirebileceği ek
tetkikler tamamlanarak gebe adayının mümkün olabilecek en uygun koşullarda
korunmayı bırakması sağlanır.
Tüm incelemeler yapıldıktan sonra hamile kalmaya engel bir
durum mevcut ise tedavi süreci başlatılır. Hamile kalınmasını engelleyecek tüm
sorunların giderilmesiyle birlikte anne adayına hamile kalabilmesi için dikkat
etmesi gereken hususlar sıralanır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder