Kadın doğum doktorları
tarafından hamilelik haftası hesaplanırken son adetin ilk gününden başlamak
kaydı ile hesaplama yapılır (SAT – son adet tarihi). Böyle hesaplandığında
gebelik 40 hafta (280 gün) olarak kabul edilir.
Hamileliğin ilk haftası,
adet kanamasının ilk gününden 7. güne kadar olan zamandır. Aslında bu dönemde
ortada herhangi bir embriyo ve bebek yoktur. Bu dönem olası gebelik için rahim
ve yumurtalıkların hazırlanmaya başladığı dönemdir. En kaliteli yumurta hücresi
büyümekte ve vücudu gebeliğe hazır hale getirmeye gayret etmektedir.
Gebeliğin erken döneminde,
özellikle 6 ila 12. haftalar arasında sıklıkla yaşanan ve anne adayları
tarafından sıkça şikayet edilen sabah bulantı ve kusmaları, bazı
kokulara karşı aşırı hassasiyet vb.
durumlar gebeliğin ilk habercisi olabilirler. Anne adaylarının gebeliğin ilk
dönemi olan ilk üç ay içerisinde sıkça şikayet ettiği rahatsızlıklar, gebeliğin
başlangıcına damgasını vuran beta-hCG hormonu ve onun genel etkileri sayesinde
oluşmaktadır. Bu şikayetler çoğunlukla
aşağıdakilerden bir veya birkaçının birarada yaşanması ile gerçekleşmektedir.
Bunlar ise halsizlik ve çabuk yorulma,
uykuya meyil, göğüslerde hassasiyet, hafif bulantı ve karında şişkinlik hissidir.
Gebelik süresince
damarların genişlemesine bağlı olarak kan basıncı düşer. Vücutta kan basıncının
düşmesi ise yorgunluk, baş ağrısı,
bulantı ve bazen bayılmalar ile sonuçlanabilir. Gene aynı dönemde bebeğin
oksijen ihtiyacının karşılanması için kalp atışları hızlanarak daha fazla kan,
daha hızlı şekilde damarlarda dolaşmaya başlar. Bu durum ise gebelikler
esnasında sıkça rastlanan burun tıkanıklığı, burun veya diş etlerinde kanamalar
olmasına sebebiyet verebilir. Gebelik devam ederken hipotansiyonada dikkat etmek gerekir. Hızlı hareket etmek ve çok yoğun aktivite hipotansiyonu şiddetlendirebilir. Hipotansiyonun artması ise anne adayının başdönmesi yaşaması ile sonuçlanabilir. Gebelikte mümkün olabildiğince yavaş hareket etme alışkanlıklarını kazanmak ve başdönmesi yaşandığında en kısa sürede istirahat etmek oldukça önemlidir.
Düşük riski ise gene
hamileliğin başlangıcında, yani ilk 10 haftası içerisinde daha yüksektir. Bu
dönemde gözlenecek açık kırmızı renkli bir kanama halinde, hemen istirahata
geçerek doktorunuza haber vermeniz gerekir. Kahverengi leke tarzı kanamalar ise
bu dönemde sık görülür.
Beslenme konusuna gelince üzerinden geçmekte fayda gördüğümüz hususlar ise ;
1) Gıdalar seçilirken süt
ürünlerine mutlaka ağırlık verilmesi, hergün mutlaka süt, yoğurt ya da peynir
tüketilmesi ,
2) Sütün pastorize olması,
3) Kesinlikle çiğ et barındıran gıdaların tüketilmemesi,
4) Hijyenik açıdan riskli
gıdalardan uzak durulması
5) Gebeliğin tüm dönemlerinde
ve öncesinde sıvı ihtiyacının karşılanmasının ihmal edilmemesidir.
Gebelik öncesi hazırlık döneminde ve sonrasında sıvı
ihtiyacı oldukça yüksektir. Gebelikte vücudun sıvı ihtiyacı olağandan daha fazla olduğu unutulmamalı ve bol sıvı alımı ihmal edilmemelidir. Gebelik esnasında su ve doğal
meyve sularının bol tüketimi hem anne adayı hem de bebek açısından oldukça
faydalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder